19 Şubat 2010 Cuma

KAYBOLDUM

Bu aralar yoğunluk, yorgunluk, uykusuzluk derken hiç vaktim olmadı bloğa girmeye ama hep aklımda.
O kadar yoğunum ki, 5 gün önce yaptığım frenchi tırnağımdan yeni sildim!! Siz düşünün artık! O 5 günde 3 kez banyo yaptım, o ojelerin hali ne oldu, ama yine de öyle gittim işe..


Bir yandan erkek arkadaşımın annesi rahatsız, doktor kanserden bile şüphelenmiş, tahliller yapılıyor, 15 gün sonra belli olacakmış. Dün öğrendik. Çok düşük bir ihtimalle kanserden şüphelendim demiş, ama sonuçta insanı panikletmeye yetiyor, uykusuz 15 gün bizi bekliyor şimdi. Annesine mi üzülsem, sevgilimin üzülmesine mi üzülsem bilemedim. Çok moralim bozuluyor onun üzgün sesini duyunca, aşkım üzülme şeklinde saçma sapan bir cümle söylemekten ve beklemekten başka bir çaremiz yok. Umarım korkulan şey çıkmaz. Anneciğim diyebileceğim kadar sevdiğim o insana birşey olmasına ve sevgilimin üzülmesine dayanamam, mahvolurum. Dua ediyorum ve iyi şeyler düşünmeye çalışıyorum.




Yeni Avon siparişlerim elime geçer yarın, bu sefer de farklı şeyler aldım, yorumlayacağım mutlaka.
Anew fondöten, kapatıcı, kirpik besleyici serumu olan rimel, ahududulu dudak balmı...Anew serisi bence çok güzel bir seri. Hatta Avon'un en başarılı serisi diyebilirim.


Bir de yarın kendimde güç kuvvet bulursam diyete başlıyorum. Resmen tosbağa oldum bu aralar, işyerinde hep beraber yemeyi seven bir takım oluşturduk, herkes çeşit çeşit bisküvi, çikolata, kurabiye bilimum saçma sapan şey getiriyor ve tüm öğleden sonrayı bilgisayar başında çay ve tıkınmakla geçiriyoruz. Kendimi resmen ağır hissetmeye başladım. Bu yüzden de çok mutsuzum, ama bu aralar keyfim yerinde olmadığından diyete girecek gücü de bulamıyorum kendimde.


Bu arada birkaç hafta önce bloğa yarın diyete giriyorum yazmıştım, unutun onu:) olmadı öyle birşey , ya da 3 gün falan sürmüştür :)


Odam hayatımda hiç olmadığı kadar dağınık şu anda. Nefes alınmayacak kadar!


Ben kaçtım, kremlenme, oje sürmek, fön çekmek gibi  yaklaşık 1 haftadır yapamadığım şeyler yapacağım!




İyi geceler :)

2 yorum:

  1. Geçmiş olsun:( Ama muhtemelen önce en düşük ama en kötü ihtimali söyleyip aileyi meraktan mahveden bir doktorla karşı karşıyayız...

    YanıtlaSil
  2. Geçmiş olsun dileğin için teşekkürler.
    Doktora suç bulmuyorum, çnkü onlar her zaman en kötüyü düşünüp ona göre hareket etmek zorundalar, tabi ki bu arada çok meraklanıyoruz, korkuyoruz ama doğru olan en kötü ihtimali araştırmak bence..
    Off bir an önce belli olsa:(

    YanıtlaSil